Salı, Nisan 24, 2012


ARAP BAHARI AFRİKA’YI NASIL ETKİLİYOR
Serhat ORAKÇI
Dünya Bülteni, Nisan 2012

Bir yıl önce Tunus’ta başlayan Arap Baharı’nın etkileri Afrika’nın diğer ülkelerinde özellikle de Sahra kuşağı ülkelerinde hissedilmeye başlandı. Sahra çölünü bir yılda aşan bu etki bugün Sudan başta olmak üzere Çad, Nijer, Mali, Burkina Faso ve Moritanya’yı etkiliyor.

Sahra kuşağına bakıldığında son bir yılda Nijerya’da silahlı çatışmaların sayısı artarken Senegal’de muhalefet seçimleri kazanma başarısı gösterdi. Mali’de askeri bir darbe olurken Azawad bölgesi ülkeden ayrılarak bağımsızlık ilan etti. Nijer merkezli gıda krizi bölgeyi etkisi altına alırken Mali kaynaklı mülteci krizi bölge ülkelerini etkiledi. Senegal’de muhalif lider Macky Sall başkanlık seçimlerinde önemli bir başarı elde ederek Abdoulaye Wade’i hüsrana uğrattı.

Arap Baharı sonrasında sahra kuşağı Afrika’da oluşan tabloya bakıldığında bölgede siyasi olarak muhalif seslerin güçlendiği, ekonomik olarak ise bölgenin daha da zayıfladığı görülmekte. Mali’de yaşanan son siyasi olaylar ve yaşanan çatışmalarda Arap Baharı’nın doğrudan etkisi görülürken Sahra kuşağında yaşanan kuraklık ve açlık krizi ise bölgenin ekonomik olarak zayıfladığının en büyük göstergesi.

Mali Krizi ve Tuaregler
Mali son ayda önemli gelişmelere sahne oldu. Yaşanan siyasi olaylar çevre ülkeleri de etkiledi. Ülkenin kuzeyindeki silahlı Tuareg isyancılarına karşı verilen mücadeleyi yumuşak bulan bir grup asker, yönetime el koyarak askeri darbe yaptı. Amadou Toumani Toure giderken Amadou Sanogo ülkenin başına geçti. ECOWAS (Batı Afrika Ekonomik İşbirliği Teşkilatı) ülkeleri Mali’de yönetimin sivilleşmesini talep ederken ülkeye karşı ambargo uygulanması ve sınırların kapatılması kararı aldı.

Burkina Faso Dışişleri Bakanı Cibril Bassole’nin aracılığıyla yürütülen görüşmelerde Amadou Toumani Toure’nin resmen istifa etmesi ve Cuntanın yönetimi sivillere bırakması noktasında anlaşmaya varıldı. Anlaşmaya göre Mali Parlamento Başkanı Dioncounda Traore geçici olarak yönetime gelecek ve ülkeyi 40 günde seçime hazırlayacak. Darbeci askerlere de af getirilecek. Bu anlaşma karşısında ECOWAS ülkeleri Mali’ye uyguladıkları ambargoyu kaldırmaya karar verdiler. Bu gelişmelerin hemen ardından ECOWAS Mali’nin kuzeyindeki isyancıar ile mücadele etmek için 3.000 asker göndereceğini açıkladı. Ancak darbeyi gerçekleştiren Amadou Sanogo ise bu görüşe şiddetle karşı çıkarak yönetimi bırakmayacağının ilk sinyallerini verdi. 
  
Bütün bu gelişmeler yaşanırken oluşan boşluğu avantaja çeviren Tuaregler ise Timbuktu’ya kadar ulaşarak Azawad ismini verdikleri bölgeyi tamamen ele geçirdiler. Bu bölgenin bağımsızlığını ilan eden Tuaregler önemli kentleri ele geçirirken bugüne kadar elde ettikleri en önemli kazanımı elde ettiler. Tuareg silahlı güçlerinin arkasında iki oluşum bulnmakta. Bunlardan ilki Azawad Ulusal Özgürlük Hareketi ve diğeri ise Ensar Hareketi. AUÖH Azawad ismini verdiği bölgenin bağımsızlığını isterken Ensar Hareketi bu bölgede İslami bir yönetim kurulmasını arzulamakta. Etnik yapıları farklılık gösteren bu iki oluşum zaman zaman ortak hareket ederken bazen de çatışmakta. Ama sorulması gereken bir soru var ki o da Tuaregler ve diğer isyancı gruplar kısa sürede nasıl bu kadar güçlenip ülkenin kuzeyini tamamen ele geçirdiler?

Bu sorunun yanıtı Libya’da yaşanan olaylarla doğrudan ilişkili gözüküyor. Kaddafi’nin yönetimde olduğu dönemde paralı asker olarak Kaddafi’ye hizmet eden Tuaregler, Kaddafi’nin düşmesi ile Mali’ye geri döndüler. Beraberlerinde ağır silah ve para getiren bu askerler daha düzenli ve eğitimli birlikler kurarak Mali ordusu ile daha güçlü mücadele etmeye başladılar. Mali ordusu ve Tuaregler arasındaki çatışmalardan kaçan halk ise başta Moritanya olmak üzere Nijer ve Burkina Faso gibi ülkelere sığındılar. Yaşanan olaylar sonucunda bölgesel bir mülteci sorunu patlak verdi.

Sahel Kuşağında Yaşanan Kuraklık
Mali ve çevresindeki ülkelerde bunlar yaşanırken uluslar arası kamuoyu bu bölgede yaşanan kuraklık ve açlık krizine dikkat çekmeye başladı. Sahel bölgesinde 13 milyon insanın açlık kriziyle karşı karşıya olduğu vurgulandı.

Kuraklık erken uyarı sistemi (Famine Early Warning System-www.fews.net) verilerine göre bölgede düşük seviyeli bir kraklık yaşanıyor. Gıda maddeleri fiyatı geçen sene ile kıyaslandığında %40 oranında daha yüksek. Ancak kuraklık Somali merkezli Doğu Afrika’da yaşanan kuraklık ile kıyaslandığında çok daha düşük seviyede. Verilere göre ise etkilenen insan sayısı ise birbirine çok yakın.

Bazı görüşler yaşanan sorunu bölgesel olarak nitelerken durumun abartıldığı görüşündeler. Kanımca asıl sorun ne kuraklık ne de durumun olduğundan farklı yansıtılmasında. Sahra kuşağının yüzleştiği açlık krizinin asıl nedeni kuraklıktan ziyade bölgenin bozulan ekonomik yapısından kaynaklanıyor. Bu bölge Afrika kıtasının en fakir bölgesi ve denize kıyısı olmayan ülkerin peşpeşe sıralandığı bir kuşak. Kuzey Afrika ülkelerinde yaşanan Arap Baharı sonrası bölgenin ekonomik durumu daha da kötüleşmiş durumda. Bunun sebepleri ise şöyle sıralanabilir: İlk olarak kuzey Afrika ülkeleri ile gerçekleştirilen ticaret oranı gerilemiş durumda. İkinci bir neden ise Kuzey Afrika ülkelerinde çalışarak ailelerine para gönderen kesimin geri dönmesi ve son olarak da Kuzey Afrika ülkelerinin siyasi çıkarları ile orantılı olarak verdikleri maddi desteği geri çekmeleri. Bu durumdan etkilenen ülkelerin başında Sudan, Çad ve Nijer gelmekte.

Arap Baharı sonrası zayıflayan ekonomik yapı sebebiyle bölge ülkeleri dış etilere daha açık hale gelmiş durumdalar. Bu yüzden düşük seviyeli bir kuraklık bile bu ülkeleri facianın eşiğine getirebilmekte.  Kuraklığın seviyesine bakıldığında 2011’de Doğu Afrika’da yaşanan kuraklığa oranla oldukça düşük seviyede. Ancak etkilediği bölgeye bakıldığında daha geniş bir coğrafyayı tehdit ediyor ve etkilediği insan sayısı 10 milyonun üzerinde. Bugün Mali, Moritanya, Çad, Nijer ve Burkina Faso’nun belirli bölgeleri ciddi kuraklık ve açlık sorunu ile karşı karşıya. Gerekli görülen yardım sağlanamazsa önümüzdeki dört ay boyunca bu kriz daha da derinleşmesi bekleniyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder